12-22 Haziran Amasya Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali resmi açılış töreni coşkuyla gerçekleştirildi.

Yavuz Selim Meydanı’nda düzenlenen törende Vali Dr. Osman Varol, Garnizon Komutanı Piyade Albay Mehmet Atlı ve Belediye Başkanı Mehmet Sarı tarafından Atatürk Anıtına çelenk sunuldu.

Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, ebediyete intikal etmiş Tük büyükleri ve aziz şehitlerimizin manevi huzurunda saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunmasının ardından anıt şeref defteri imzalandı.

İl yöneticileri ve vatandaşlarında da yer aldığı törende konuşma yapan Vali Varol, şunları ifade etti;

Değerli Amasyalılar,

Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Sizlerin ve tüm milletimizin 12-22 Haziran Amasya Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali etkinliklerini tebrik ediyorum.

Kurtuluş Savaşımızın Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını tazimle yâd ediyorum. Anadolu’ya ayak bastığımız günden bugüne kadar, ülkemizin ve milletimizin bekası için gözlerini kırpmadan hayatını feda eden tüm şehitlerimize, gazilerimize, kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum.

Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ilimize teşrifleriyle, Cumhuriyetin doğum belgesi “Amasya Tamimi”nin yayımlanmasının 101. yıl dönümü nedeniyle düzenlediğimiz “Amasya Uluslararası Atatürk, Kültür ve Sanat Festivali” açılış törenine hoş geldiniz diyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Kadim bir şehir olan Amasya, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, milletimizin Anadolu’yu yurt edinmesinde sürecinde mihenk taşı olmuştur. Milletlerin kaderine tesir etmesi bakımından şehirlerin de ruhu vardır. Amasya bu ruhu en fazla teneffüs ettiğimiz şehirlerdendir.

Fetret Devri olarak bilinen dağılma sürecinde Osmanlı birliğini sağlamaya çalışan ve bunda da başarılı olan Çelebi Sultan Mehmet, bu mücadele yıllarında kendisine Amasya’yı merkez edinmiştir.

Amasya, milletimizin tarihinde önemli bir yer tutan Milli Mücadele sürecinin de simge şehirlerinden biri olmuştur. Milli Kurtuluş Savaşını başlatmak üzere önce Samsun’a, ardından Amasya’ya gelen Mustafa Kemal Atatürk, Amasya halkı tarafından içten ve coşkulu bir şekilde karşılanmıştır. Karşılamada, Amasya Müftüsü Hacı Hafız Tevfik Efendi’nin, “Paşam, bütün Amasya emrinizdedir. Gazanız mübarek olsun.” hitabı, milli mücadelede inanç ve kararlılığın bariz bir göstergesi; vatan savunması için canını ortaya koyan bir yiğit çıktığında, Türk halkının onun etrafında nasıl birlik olduğunun, gözünü kırpmadan nasıl peşinden gittiğinin de en somut örneğidir. Cumhuriyetimizin Doğum Belgesi olarak adlandırdığımız Amasya Tamimi bu birliğimizin önemli belgelerinden biridir.

22 Haziran 1919’da yayımlanan Amasya Tamimi’nde; vatanın bütünlüğünün, milletin bağımsızlığının tehlikede olduğu vurgulanarak, milletin durumunu ve davranışını göz önünde tutmak ve haklarını dile getirip bütün dünyaya duyurmak için her türlü etkiden ve denetimden uzak, milli bir kurulun varlığının çok gerekli olduğu belirtilmiş ve Sivas’da bir kongrenin tez elden toplanması kararlaştırılmıştır. Amasya Tamimi, aynı zamanda Kuvay-i Milliye hareketinin yurt genelinde yayılmasını sağlayan çalışmaların başlangıcı ve milli egemenliğe dayalı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin doğum belgesidir.

 

Mustafa Kemal Paşa’nın milli mücadele hareketini halka mal ettiği yer Amasya, bunun kararı ise Amasya Tamimi’dir. Ulusal kurtuluşa, TBMM’nin kurulmasına ve cumhuriyetin ilanına giden yolun başlangıç noktası Amasya Tamimi’dir. Amasya, bu yönüyle Atatürk’ün de dediği gibi “İnkılap ve Cumhuriyet tarihinde daima ehemmiyetini muhafaza edecek bir mevkii ihraz eylemiştir.” Bu önemli tarihi olaya ev sahipliği yapmak Amasyalılar için ayrıca bir gurur vesilesidir.

Mustafa Kemal Atatürk Amasya’da kaldığı süre içerisinde; Samsun ve Amasya’dan başlayarak, Erzurum ve Sivas Kongreleri ile yurt geneline yayılan Kuvay-i Milliye hareketinin ve kurtuluş mücadelesinin plan ve programlarını yapmış, bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum belgesi olarak kabul edilen Amasya Tamimi’ni yayımlayarak yurt genelindeki bütün vatandaşlarımızın düşmanla mücadelesinde olağanüstü bir heves ve heyecan kazanmasını sağlamıştır.

İşte bu mücadelenin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti, karşılaştığı birçok zorluğu, milletiyle bütünleşerek ve büyük fedakârlıklar göstererek göğüslemiş, bugün dünyada ve bölgesinde söz sahibi olan, güçlü bir devlet olarak varlığını göstermeye ve hızla gelişmeye devam etmiştir. Türk milleti, tarihin en zor dönemlerinde kendisinden beklenen fedakârlığı ve kahramanlığı her zaman yapmıştır. Bunun örneklerini Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda, Kıbrıs’ta, terörle mücadelede ve en son olarak 15 Temmuz darbe girişimi sırasında gördük. Devletimizin bekası, milletimizin hürriyeti ve halkımızın huzuru için tüm vatandaşlarımız o gece büyük bir mücadele örneği göstermişler ve tarihimize her daim hatırlanacak büyük bir zafer abidesi bırakmışlardır.

Bu vesile ile ifade etmek isterim ki gücünü ve aklını bu milletin dinamiklerinden almayan, bu milletin ferasetine güvenmeyen, kalbini, vicdanını ve imanını başkalarına kiralayan ve kendilerine emanet edilen kamusal olanakları milletine karşı kullanan odak ve yapılar her zaman kaybetmeye mahkûm olmuşlardır. Bu noktada bizlere, bilhassa geleceğimizin mimarı olacak gençlerimize düşen görev tarihimizden aldığımız özgüven ile geçmişimizden ve geleneklerimizden kopmadan ama günümüzün gereklerini de yerine getirerek, güçlü ve kararlı adımlarla her alanda azimle çalışmak ve ecdadımıza layık bireyler olduğumuzu ispatlamaktır. Gençliğimizin bunu başarabilecek güce ve bilinç düzeyine sahip olduğuna yürekten inanıyorum.

Bu tarihi günün 101. yıl dönümüne ulaşmanın haklı gururunu yaşamakla birlikte tüm dünyayı derinden etkileyen Koronavirüs salgını nedeniyle coşkulu bir festival programı düzenleyemeyeceğimiz için buruk bir sevinçle karşılamaktayız. Her yıl yerli ve yabancı pek çok misafirin katıldığı ve büyük bir coşkuyla kutladığımız; özellikle geçtiğimiz sene Amasya Tamimi’nin 100. yıl dönümü olması sebebiyle büyük bir organizasyona ev sahipliği yaptığımız 12-22 Haziran Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali, bu yıl salgın nedeniyle yoğun katılımlı etkinliklerden ziyade sosyal medya ve diğer kanallar aracılığıyla vatandaşlarımızın evlerine ulaşacak programlar çerçevesinde kutlanacaktır.

Saygıdeğer Amasyalılar;

Hepimizin haklı gurur kaynağı olan 12-22 Haziran Uluslararası Atatürk Kültür ve Sanat Festivali etkinliklerini cadde ve sokakları doldurarak, coşkulu topluluklar halinde bir araya gelerek kutlayamasak da hepimizin bu anlamlı günün manevi hissiyatını kalben ve fikren hissettiğimiz aşikardır.

Bu duygu ve düşüncelerle Amasya Tamimi’nin 101. yıl dönümünde ülkemizin kurtuluşu için mücadele etmiş başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm silah arkadaşlarını, şehitlerimizi ve gazilerimizi saygıyla yâd ediyorum. Onların bizlere emanet ettiği ülkemizi dünya devletleri arasında hak ettiği noktaya ulaştırabilmek, onlara olan gönül borcumuzdur. Bu kapsamda bizlere ve gelecek nesillere düşen görev, geçmişimizden ve geleneklerimizden kopmadan, güçlü ve kararlı adımlarla bilimde, sanatta, edebiyatta, sporda ve her alanda azimle çalışmak ve ecdadımıza layık bireyler olduğumuzu ispatlamaktır. Bu vesileyle tüm Amasyalıların bu onur gününü kutluyor, esenlikler diliyorum.

Belediye Başkanı Mehmet Sarı’nın da günün anlam ve önemiyle ilgili konuşma yaptığı törenin sonunda 12 Haziran 1919’da Gazi Mustafa Kemal Paşa’yı Cülustepe mevkiinde karşılayan 53 kişilik heyetin isimlerinin yazılı olduğu rölyefin açılışı gerçekleştirildi.