CHP Amasya Milletvekili Mustafa Tuncer TBMM genel kurulunda yapmış olduğu konuşmada; çiftçi ve tüketiciye destek olunması gerektiğini vurgulayarak, aksi hâlde bu kara kış bitmez ve çiftçi de tüketici bu yaşatılan ayazı vallahi de unutmaz, billahi de unutmaz, dedi.
Tuncer konuşmasının devamında şu konulara değindi; Görüşülmekte olan 287 sıra sayılı Kanun'un 13'üncü maddesiyle "Ustalık yeterliliğini kazanmış olanlar mesleklerinde en az on yıl çalıştıklarını belgelendirdikleri takdirde Bakanlıkça açılacak iş pedagojisi kursu sınavına doğrudan katılabilirler. Başarılı olanlara usta öğreticilik belgesi verilir." hükmü getirilmektedir.
Sayın milletvekilleri, Milletvekili olduğum Amasya, Gümüş Ovası, Merzifon Ovası, Suluova ve Geldingen Ovası gibi çok verimli ve büyük ovalara sahiptir, hatta TİGEM Gökhöyük'e üretme çiftliği kurarak bu ovaların önemini kabul etmiştir.
Amasyalı çiftçiler saydığım bu ovalarda ağırlıklı olarak soğan, şeker pancarı, mısır, arpa, buğday gibi mahsuller eker ve hasat ederler. Bu ürünlerden bazen kâr ederler, bazen de maliyetine satış yaparlar ama bu seneye kadar hiçbir dönemde ürünlerini satamaz duruma gelmemişlerdi. Amasyalı çiftçilerin 2021 yılında ürettikleri soğan maalesef ellerinde kaldı, hatta tarlada kaldı; ne alan var ne de soran. "Hâl böyleyken Tarım Bakanı ne yapıyor?" derseniz pilotu olduğu uçakla uçarken havadan çiftçileri seyrediyor.
Bu seneki maliyeti kiloda 90 kuruşu bulan soğan şu anda 30-35 kuruşa dahi satılamıyor. Satmaktan umudunu kesen bazı çiftçilerimiz tarladan çıkarmadığı soğanını tarlayı sürerek toprakla karıştırıyor. Soğanını satamayan, diğer ürünlerini maliyetine satan çiftçi 2022 yılı mahsulünü nasıl ekecek, nasıl yetiştirecek? İçinizde bu soruların cevabını bilen varsa buyursun, gelsin. Ama benim, size bu konuda önerilerim olacak. Bu sene çiftçiyi önce kuraklık, şimdi de iktidar vurdu. Olağanüstü durumlarda olağanüstü kararlar almak lazım. Gerçekten çiftçi dostuysanız çiftçinin bu sene ürününe atacağı gübreleri çiftçiye verin. "Tamamını veremeyiz." derseniz, o zaman yarısını verin. Yine, Tarım Kanunu 21'inci madde uyarınca vermeyi taahhüt ettiğiniz ama vermediğiniz ve çiftçiye olan 220 milyar liranın üzerindeki borcunuzu derhâl ödeyin. Bu şekilde çiftçinin 2022'de de üretmesini sağlayın. Yapar mısınız bunları? Umarım yaparsınız ama 5'li çeteye ödeme yapmaktan çiftçiye de keşik gelmez.
Sayın milletvekilleri; bugün saat 15.00 itibarıyla çiftçi için olmazsa olmaz bazı ürünlerin fiyatlarını öğrendim ve bunları sizinle paylaşmak istiyorum. 1 çuval unun tüccara geliş fiyatı 385 lirayı bulmuş. 1 çuval yemin tüccara geliş fiyatı 190 lira. 1 ton üre gübresinin tüccara geliş fiyatı 14 bin lira ki geçen bu, 13 liraydı. 1 ton DAP gübresinin tüccara geliş fiyatı 14 bin lira olmuş, geçen hafta, tam bir hafta önce çarşamba günü 11 bin liraydı, bir haftadaki artış asgari ücretten daha fazla. 1 ton 20.20 gübrenin tüccara geliş fiyatı 8.250 liraydı ki 7 Kasımda Niğde Vekilimiz Ömer Fethi Bey'le Amasya'daki çiftçilerimizi ziyaret ettiğimizde fiyatı 5.400 liraydı. Bu fiyatlara tüccar kâr payı ekleyip satacak olursa çiftçinin kaç liraya alacağını varın siz hesaplayın.
Sayın milletvekilleri, şu anda ülkemizde yaşanan en önemli belirsizliklerden biri de buğday fiyatları. Çiftçi buğdayı kaç liraya satacağını bilmiyor, tüccar ve fabrikacı ise kaç liraya alacağını bilmiyor. Buğday fiyatlarında tam bir muamma ve belirsizlik hâkim. Şayet bu belirsizlik yukarı yöne çevrilirse 1 kilogram buğdayın 6 liraya çıkması çok yakındır. (CHP sıralarından alkışlar) Toprak Mahsulleri Ofisinin buğdaya müdahalesi de yetersizdir. Böyle bir fiyat artışı ekmek fiyatlarının da 4 liraya, 5 liraya çıkması demektir. Tarlada ayağına galoş giyen Tarım Bakanına tavsiyem bir an önce o koltuğu bırakmasıdır. Fiiliyatta tarım zaten Bakansız yürüyor.
Sayın milletvekilleri, Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası amacına uygun hareket ederek çiftçiye üç ay geri ödemesiz, faizsiz krediyi hemen vermeli; çiftçimizin su ve elektrik borçlarının faizi silinmeli, geliri oranında yeniden yapılandırılmalı ve elektrikte ek kalemler kaldırılmalıdır. Takibe düşmüş borçlara gelen faizler derhâl silinmeli..."
"...kredi geri ödemeleri altı ay ertelenmelidir. Tarımsal üretimde kullanılan mazottaki KDV'nin önümüzdeki altı ay süreyle kaldırılması gerekmektedir. Tüketiciye nefes için gıda ürünlerinde uygulanan yüzde 8'lik KDV altı ay sıfırlanmalıdır. Tüm belediyeler ile kooperatifler arasında iş birliği yaptırılmalıdır." şeklindeki önerileri derhâl uygulanmalıdır. Aksi hâlde bu kara kış bitmez ve çiftçi de tüketici de kara kışta AK PARTİ'nin bu yaşattığı ayazı vallahi de unutmaz, billahi de unutmaz.