TÜİK tarafından yayınlanan resmi enflasyon oranlarının sadece emekçilerin ve işçilerin ücret zamlarında kullanılmasına ve geriye kalan her şeyin resmi enflasyon oranlarının üzerinde zam yapılmasına devam ediliyor.

 Son olarak 260 TL olan YÖK Dil Sınavı başvuru ücretine %88’in üzerinde zam yapılarak 490 TL’ye çıkarılması, siyasi iktidarın ikili politikasını bir kez daha gözler önüne seriyor.

  Hâlbuki bir kamu hizmeti olarak örgütlenen ve dolayısıyla kar amacı güdülmemesi gereken bir alanda söz konusu ücretlendirme politikası terk edilmesi gereken bir uygulamayken, sınav başvuru ücretleri ticari mantık güdülerek arttırılıyor.

  Açıkça ifade edilmesi gerekirse işçi ve memur ücretlerine düşük zamlar yapıp, hayatın pahalılaşmasına izin verilmesinin tek nedeni devletin şirket yönetir gibi yönetilmek istenmesidir. Dolayısıyla her yurttaş, yararlandığı her kamu hizmeti için ödediği verginin yanı sıra ayrıca bu hizmete para ödemek zorunda bırakılmaktadır.

Eğitim Sen olarak, sınav odaklı eğitim sisteminin bir sonucu olan ve siyasi iktidar tarafından gelir kapısı olarak görülen sınav ücretleri uygulamasına son verilmesini, gerekli düzenlemeler yapılana kadar da sınav ücretlerine zam yapılmamasını ve yapılan zamların geri alınmasını talep ediyoruz.