Bazı insanları tanımış olmak, kişi için bir kazançtır…

Bireysel yanlışlarımızın düzeltilmesi çabası içindeysek, olguluk örneği büyüklerimiz vardır mutlaka… En azından benim için geçerli bu kanım…

İki emekli öğretmenimizin ölümü beni gerçek anlamda sarstı… Önce Mehmet ALPAT’ı, sonra Ahmet PINAR öğretmenimizi toprağa verdik.(Ailelerine, akrabalarına, dostlarına başsağlığı diler, acılarını paylaşırım.)

***

Ahmet PINAR ile yirmi yıldır tanışıyoruz… Disiplinli çalışması, düzenli kitap okuması, bildiğini güzel anlatması, bilmediği konuyu öğrenme çabası bana örnek olmuştur.

Öğretmenliği sanat düzeyine çıkaran az sayıdaki eğitimcilerden biriydi.

Fotoğraflarımıza bakıyorum: Hepsi eylemlerde çekilmiş… TÖS, TÖB-DER, Eğitim-Sen devamlılığını yaşamıştı. Anılarını yazmasını istemiştim… Bilmem yazdı mı? Yazmadıysa büyük kayıp sayarım…

Yüzlerce öğrencisine bir iş düşüyor: Ahmet Pınar’ı öğretmen yönüyle anlatmak… Lütfen bu sorumluluğu yerine getiriniz… Konuştuğum her kişi, öğretmenliğinden övgüyle söz etti…

Eğitimde saplandığımız yerden çıkışta Ahmet Pınar gibi büyüklerimizin deneyimine gereksinmemiz var…

“Ölüm, adın kalleş olusn!” diyorum.

Enver GÖKÇE’nin ölümsüz dizesiyle.

Hoş ve esen kalınız.